Haberler.com’u ziyaret eden Başbakan eski danışmanı Prof. Dr. Bayram Altan, görev yaptığı yıllara ve kendi isteği ile emekliye ayrıldıktan sonraki dönemlere ait hizmetlerini, çalışmalarını, karşılaştığı ilginç olayları, gerçekleştirmeyi başardığı kültürel etkinlikleri ile çeyrek asrı aşan zaman dilimindeki hatıra ve tespitlerini anlattı.
40’tan fazla ülkeye giderek bazı Üniversiteleri ziyaret edip Rektör ve Öğretim Üyeleri ile görüştükten sonra merkezi Türkiye’de bulunan Genel Başkanlığını Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik TURAN’ın yaptığı “ Uluslararası Üniversiteler Birliği”ni ve bizzat kendisinin Genel Başkanı olduğu kısa adı “İSAB” olan “ İslam Ülkeleri Akademisyenler Birliği”ni ve son olarak da Kurucusu ve Mütevelli Heyeti Başkanı olduğu, kısa adı “İSAK” olan “ İslam Ülkeleri Akademisyenler Vakfı”nı kurduğunu söyledi.
İSAK Vakfının önemli hedeflerinden birinin bir Üniversite ve bünyesinde bir Hastane kurmak, 57 İslam Ülkesindeki Üniversite Rektörleri, Akademisyenler, Üniversite Öğrencileri, İş Adamları ve İş Kadınları arasında uhuvvete dayanan bir işbirliği ağı oluşturmak, yurtiçinde ve yurtdışında kültürel etkinlikler düzenlemek olduğunu dile getirdi.
Bu arada çeyrek asırdan fazla süren memuriyet hayatının sonlarına doğru birlikte çalıştığı (ikisi daha sonra Cumhurbaşkanı olan) üç Başbakan’ dan öğrendiği çok önemli bazı özellikleri de anlatmayı ihmal etmedi. Prof. Dr. Bayram ALTAN, bu konuda şunları söyledi:
“Birlikte çalışmaktan onur duyduğum üç Başbakanımızdan önemli bazı özellikler gördüm ve bu özellikleri kendime rehber edindim.
Eski Başbakanlarımızdan merhum Turgut ÖZAL’dan “BÜYÜK DÜŞÜNME” yi, “YENİLİKLERE AÇIK OLMA” yı, “TEKNOLOJİK GELİŞMELERİ YAKINDAN TAKİP ETME” yi ve Ülkemizin sınırlarını aşarak “DÜNYAYA AÇILMA” yı öğrendim.
Mekanı cennet olsun ufku geniş bir siyasi lider ve örnek bir Devlet Adamı idi. Ayrıca hemşehrimdi. Hep büyük düşündü, teknolojik gelişmeleri yakından takip etti, yeniliklere ve ilklere imza attı. Kalıcı eserler bıraktı.
Cumhurbaşkanı seçilip Köşke yerleştikten sonraki ilk Cuma günü gazeteciler köşkün protokol kapısını doldurmuş, “Türkiye Cumhurbaşkanı Cuma Namazına Gidecek Mi, Gitmeyecek Mi?“ diye merakla bekleşiyorlardı. Beyefendi, özel plakalı bir araçla Cumhurbaşkanlığı Köşkü’nün başka bir kapısından çıkıp doğruca Kocatepe Camiine yönelmişti. Cumhurbaşkanımızın Kocatepe Camiinin merdivenlerinden çıkıp Cuma namazı kılmak için giriş kapısına doğru yürüdüğünü gören camiyi tıklım tıklım dolduran cemaat, büyük bir heyecen ve mutlulukla ayağa kalkıp yüksek sesle tekbir getirerek merhum Cumhurbaşkanımız Sayın Turgut ÖZAL’ı karşıladılar. Bizzat şahit olduğum bu tarihi manzara beni çok duygulandırmıştı.
Eski Başbakanlarımızdan merhum Prof. Dr. Necmettin ERBAKAN’dan; herhangi bir konu hakkında fikir beyan etmeden önce “İYİ BİR ARAŞTIRMA YAPMA” yı, “KONUYA TAM OLARAK VAKIF OLMA“ yı , “PLANLI ÇALIŞMA” yı ve önemli konularda “İSTİŞARE ETME“ yi öğrendim.
Merhum Prof.Dr. Necmettin Erbakan, hazırlanacak bir projenin önce konusunu çok iyi anlar ve o proje ile ilgili plan yapardı. Allah rahmet eylesin. Önemli bir konunun proje profilini ana başlıklar halinde ortaya çıkarmadan ve içlerini doldurmadan kesinlikle açıklama yapmaz, yarım yamalak bilgi vermezdi. Ayrıca bilim ve siyaset insanı olması yanında maneviyat yüklü bir liderdi. Kısacası maddi ve manevi ilimlere vakıf çok değerli bir şahsiyetti. Mekanı cennet olsun.”
Eski Başbakanımız (şimdiki Cumhurbaşkanımız) Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN Beyefendi’den; enaniyet duygusundan sıyrılmış bir halde “EKİP HALİNDE ÇALIŞMA” yı, olaylar karşısında “METANETİNİ KORUMA” yı ve herşeye rağmen dünya liderleri karşısında inancının bir gereği olarak “DİK DURMA“yı öğrendim.
15 Temmuz 2016 tarihinde darbe girişiminin yaşandığı saatlerde Mısır’dan dönen uçağımız Atatürk Havalimanına indiğinde ülkemizde darbe olduğunu duyduk. Kan döküldülmeden hemen önlenebilmesi için çok dualar ettik. Pasaport kontrolü bölümüne geldiğimizde hemen herkes korku ve panik içindeydi. Hainlerin kullandığı savaş uçakları alçak uçuş yapıyor, insanlarımızın kalbine korku ve dehşet saçıyordu…
Buna rağmen makam uçağı ile Atatürk Havalimanına inen Sayın Cumhurbaşkanımız metanetini ve cesaretini korumuş, üzerinden alçak uçuş yaparak geçen vatan hainlerine aldırmadan vatan müdafası için çağrısına kulak vererek kilometrelerce mesafeden koşup gelen vatandaşlarımıza hitap etmişti. Allah kendilerini dahili ve harici, görünen ve görünmeyen düşmanların zararlarından korusun.
Birlikte çalışmaktan büyük onur duyduğum üç Başbakanımızdan öğrendiğim bu özellikleri kendime sertaç ettim.